Bazen iyi şeyler gerekiyor
Belki de göt olmak lazım. Yani böyle, esaslı bir şerefsiz, egoist, narsist bir herif olmak lazım ki insanların karşısına dikilip, ben buyum diyebilesin.
Benim beğenilmeye hasret cümlelerim vardı. İnsanlar cümlelerimin yanından yürüyüp geçtiler. Dönüp bakmadılar.
Ama diyorum yine de, misal diyorum, Oğuz Atay hiçbir kitabının ikinci baskısını göremedi. Tutunamayanlar ikinci baskısını yirmi yıl sonra gördü. Ulan adam kimse anlayamadan öldü gitti.
Problem sadece zihnimde. Aklımda. Aşamadığım sancılarım var. Kitap cümleleriyle kurulan sendromlarım var. Kendi derdimi çok güzel anlatabiliyorken, insanlardan eşit derecede kaçıyorum aslında. Benim hayatımda istemediğim insanlar ve çok istediğim geri gelmeyecek eski dostlarım var.
Hayali kahramanların gerçeklere karıştığı ve herkesin kendisini satır aralarında aradığı bir dünya yarattım ki o dünyada en çok ben eksiğim aslında.
Oysa o kitapta en çok ben yoktum. Kimse yoktu. Herkes hayal ürünü.
Ve yine melankoli. Size elma ağacını anlattım mı?